Facebok Sayfamızı Beğenir misiniz?

Search

Yemek yapma oyunları giysi oyunları

 

 

İnsanların dogustan bir saldırganlık dürtüsüne ve savasma egilimine sahip oldugu, dolayısıyla çocukların da siddet oyunlarına ve oyuncaklarına dogal olarak ilgi gösterdikleri savını günümüzde savunmaya olanak yoktur. Erkek çocukların silahla, kız çocukların bebekle oynaması gerektigi görüsü de artık savunulamaz. Erkeklerin sert ve saldırgan, kadınların yumusak ve koruyucu olması yönündeki giysi oyunları kalıpyargılar katılıgını yitirdikçe cinsler arasındaki katı sınırların da gevsedigi ve bu rahatlamanın çocukların oyunlarına da yansıdığı görülmektedir. Ancak bu gelismenin daha çok laboratuvar arastırmalarında görüldügünü, gündelik yasamı da etkilemesinin zaman alacagını belirtmek gerekiyor Ankara Üniversitesi Çocuk Kültürü Arastırma ve Uygulama Merkezi 1994’te

kuruldugundan bu yana özellikle oyun kültürü konusunda giysi oyunları birçok arastırma yaptı; bu kitap iste o arastırmaların toplamından olusmaktadır. ÇOKAUM diger projelerinde oldugu gibi oyun

arastırmalarında da konuya çocugu merkez alarak bakmaya çalısmıstır. Böylece bu yaklasımla

gerçeklestirilen söz konusu arastırmaların özgün bulgular getirdigini de ileri sürebiliriz. ÇOKAUM’un

kendisinin yapmadıgı ama yapılmasına katkıda bulundugu diger oyun arastırmaları da bu tabloyu

tamamlamaktadır. Çok ve arkadaslarının “Kentlerdeki açık alanlarda çocuk oyunları: Ankara örnegi” adıyla gerçeklestirdigi ilk oyun arastırması oyun kültürü konusunda çok önemli bir gerçegi ortaya koydu: Artık Türkiye’de de sokaklarda ve bahçelerde daha az oyun oynanıyor. Baska bir deyisle, gelişmiş ülkelerde oldugu gibi Türkiye’de de oyun içeri kapatılıyor, kurumsallasıyor, kitle iletisim araçlarının etkisine giriyor, oyunlardaki geleneksel olmayan ögeler gitgide artıyor. yemek yapma oyunları Demir’in araştırması okul öncesi egitim kurumlarında belirli bir oyun politikası olmadıgını göstermekle birlikte, oyunun akademik konuların ögretilmesinde araç olarak kullanılmak istenmesi kurumlarda serbest oyuna pek olanak tanınmadıgını da belli etmektedir. Nitekim Artar’ın arastırması da öğretmenlerin çocukların oyun oynamaktan çok ders çalısması gerektigi düsüncesinde oldugunu ortaya koymaktadır. Çelen’in  arastırması ise, alt sosyoekonomik düzeyden üste dogru gittikçe ve anababanın eğitim düzeyi yükseldikçe çocugun “oyun hakkı”nın daha fazla tanındıgını göstermektedir Ancak bu oyunun ne tür bir oyun -özgür mü, yönlendirilmis mi- oldugunu sorusturmamız da gerekmektedir. Oksal’ın arastırma bulgularıyla, yetiskinlerin, çocugun oyununu yaratıcılıgı gelistirmekten çok akademik beceri kazanma yönünde onayladıkları bir kez daha anlasılmaktadır.

 yemek yapma oyunları Onur ve arkadaslarının üç kusakta çocuk oyunlarının degisimini kırsal kesimde inceledikleri çalısmada, çocuk oyunlarında geçmisten günümüze hem degisimin hem de sürekliliğin oldugu görülmektedir. Oyunlardaki degisim, oyunların sayısının ve türlerinin azalması,

bireysellesmesi, oyunu aktarma yönteminin degismesi ve sahip olunan oyuncak sayısının artması

yönünde olurken; oyunun ögrenildigi kaynagın aynı olması, oyun alanlarının degismemesi, sarkılıtekerlemeli oyunların aynı kalması, anababaların oyuna katılmaması ve karısmaması ise oyunlarda bir sürekliligin oldugunu göstermektedir. temizlik oyunları Oyuncagın türündeki degisim ise, Artar ve arkadaslarının çalısmasında görülmektedir. Söz konusu arastırmada, köyde ve kentte yasayan çocukların sahip oldukları oyuncak sayısının ve türünün degismis oldugu, ancak kentte yasayan çocukların köydekilere göre daha fazla oyuncaga sahip oldukları bulunmustur. Ayrıca, ucuz oyuncak ve oyuncağa ulasılabilirlik hem oyuncaga verilen önemi, hem de oynama biçimini etkilemistir. Oyuncaga kolay ulasılabilirlik köylerde yasayan çocukların bile artık geleneksel oyun araçlarıyla oynamadıklarını, buna baglı olarak el yapımı oyuncakların yok olmaya basladıgını göstermektedir. Sonuç olarak, ÇOKAUM’un arastırma bulguları, temizlik oyunları Türkiye’de çocuk oyunlarının dünya genelinde oldugu gibi, açık havadan kapalı yerlere, geleneksel ve kolektif oyunlardan modern ve bireysel oyunlara dogru önemli bir degisim geçirmekte oldugunu göstermektedir. ÇOKAUM’un görevi bu degisimi saptamak ve dile getirmekle sınırlıdır; degisim hakkında bir deger yargısında bulunmak degildir.

Comments are closed.