Gelişmekte olan ülkelerin ekonomilerinin zayıfladığını ve durgunluk döneminden geçtiğini belirten Babacan, Türkiye’nin bu durumdan etkilenmediği konusunda güvence verdi. Babacan, Türkiye’nin ekonomik kriz korkusunu atlattığını ve 2008’den beri izlediği ekonomik kararlar sonucu, Avrupa Birliği standartlarına geldiğini belirtti. İşsizlik sayısının son yıllarda büyük düşüş gösterdiğini, son altı senedir en düşük işsizlik oranının yaşandığını ve alt gelirin 
4.30 dolardan az olan kesiminin ülke genelinde sadece yüzde 3’ünü kapsadığını, istatiksel bir biçimde dinleyiciye aktardı.
Babacan, ekonominin yavaşlamış olduğu dönemlerde bankaların mali bakımdan daha aktif olması ve yatırımların arttırılması gerektiğini savundu. Ekonominin hızlandığı dönemlerde ise, durumdan istifade edilmesi gerektiğini ve para akışında tasarruf yapılması gerektiğine inandığını açıkladı.
Bugünün dünya para akışını değerlendiren Babacan, ekonomik bakımdan ilerlemiş ülkelerin önümüzdeki yıllarda büyük bir tehlike ile karşı karşıya gelme olasılığı olduğunu ve alınan borç miktarının olması gerekenden çok daha fazla olduğunu açıkladı. Gelişmekte olan ülkelerin böyle bir korkusunun olmadığını belirtti.
Babacan, Türkiye’nin geleceğinin mali disiplin ile oluşturulacağı teminini verdi ve bu disiplin sonucunda halk için daha güvenilir ve sağlam bir altyapının oluşturulduğunu temenni etti.
LONDRA, (DHA)
