Facebok Sayfamızı Beğenir misiniz?

Search

Yurt dışında yerleşik kişi ve kurumlara verilen hizmetlerde vergi indirimi

 

Yurt dışında yerleşik kişi ve kurumlara verilen hizmetlerde vergi indirimi

Doç. Dr. Erhan GÜMÜŞ

(Eskişehir Osmangazi Üni. İİBF Maliye Bl.)

 Giriş

 6322 sayılı “Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ile bazı hizmetlerin yabancı ülkede yerleşik kişi ve kurumlara verilmesi halinde elde edilen kazançların % 50’si gelir ve kurumlar vergisinden istisna edilmiştir. Yapılan düzenlemenin genel gerekçesi ise; hizmet ihracı yoluyla ülke ekonomisinin uluslararası rekabetçiliğinin artırılması, yeni ihracat alanlarının oluşturulması, istihdam imkânlarının yaratılması ve nitelikli işgücünün Türkiye’de istihdamının artırılarak sürdürülmesinin desteklenmesi amacıyla, yüksek katma değer yaratma potansiyeli bulunan hizmetler için yeni bir teşvik unsuru sağlanmıştır. Bu kapsamda, yurt dışında yerleşik kişi ve kurumlara yüksek katma değerli hizmet veren hizmet işletmelerine vergisel açıdan teşvikler getirilmiştir.

 6322 sayılı Kanun hükmünün uygulanmasına ve denetimine ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir. Maliye Bakanlığı da bu yetkiye dayanarak konuyla ilgili esas ve usulleri 7 Seri No’lu Kurumlar Vergisi Tebliğ Taslağı’nda açıklamıştır.

 1.Türkiye’den Yurt Dışında Yerleşik Kişi ve Kurumlara Verilen Hizmetler

 Yurt dışına verilen hizmetlerden elde edilen kazançlara tanınan istisna uygulaması 6322 sayılı Kanun ile yapılan düzenlemeye kadar teknik hizmetlerle sınırlı olmak üzere, sadece yurt dışında inşaat işi yapan firmalar için uygulanmaktaydı. Yeni düzenleme ile şimdiye kadar özel destek görmeyen birçok sektör teşvik kapsamına alınmıştır.

 6322 sayılı Kanun ile Kurumlar Vergisi Kanunu’nun(KVK) 10. maddesine eklenen (ğ) bendi ile 15.06.2012 tarihinden itibaren uygulanmak üzere Türkiye’de yerleşmiş olmayan kişilerle, iş yeri, kanuni ve iş merkezi yurt dışında bulunanlara Türkiye’de verilen ve münhasıran yurt dışında yararlanılan mimarlık, mühendislik, tasarım, yazılım, tıbbi raporlama, muhasebe kaydı tutma, çağrı merkezi ve veri saklama hizmeti alanlarında faaliyette bulunan hizmet işletmeleriyle ilgili bakanlığın izni ve denetimine tabi olarak eğitim ve sağlık alanında faaliyet gösteren ve Türkiye’de yerleşmiş olmayan kişilere hizmet veren işletmelerin münhasıran bu faaliyetlerinden elde ettikleri kazancın % 50’sinin beyan edilen kurum kazancından indirilebileceği hüküm altına alınmıştır. Bakanlar Kurulu % 50’lik oranı, hizmet alanları  itibarıyla sıfıra kadar indirmeye veya % 100’e kadar artırmaya yetkilidir.

 KVK’daki bu indirim imkânı, Gelir Vergisi Kanunu’nun 89’uncu maddesinin 1 nolu fıkrasına 13 nolu bent olarak eklenen aynı hükümle, gelir vergisi mükellefi olanlar için de sağlanmıştır. 

2.İndirim Kapsamındaki Kişiler ve Hizmetler 

İstisnadan yararlanabilmek için hizmetin aşağıda sayılan kişi ve kurumlara verilmesi gerekmektedir. Bunlar;

* Türkiye’de yerleşmiş olmayan gerçek kişiler,

* işyeri, kanuni ve iş merkezi yurt dışında bulunan gerçek kişiler,

* işyeri, kanuni ve iş merkezi yurt dışında bulunan tüzel kişilerdir.

 İlgili şirketler tarafından elde edilen kazancın % 50’sinin beyan edilen kurum kazancından indirilebilmesi için bu kazancın aşağıda belirtilen faaliyetlerden elde edilmiş olması gerekmektedir. Bu faaliyetler:

 * Mimarlık, mühendislik, tasarım, yazılım, tıbbi raporlama, muhasebe kaydı tutma, çağrı merkezi ve veri saklama hizmetleri.

Mevcut uygulamada yurt dışında yapılan inşaat onarım, montaj ve teknik hizmetlerden sağlanan kazançlar kurumlar vergisinden istisnadır. Bu istisna teknik hizmetler bakımından ancak bu hizmetlerin yurt dışında bulunan işyerleri vasıtasıyla verilmesi halinde uygulanmaktaydı. Türkiye’den verilen ve yurt dışında yararlanılan teknik hizmetler ise ancak ihracat istisnası kapsamında Katma Değer Vergisi uygulanmaksızın verilebilmekte ve gelir ve kurumlar vergileri açısından ise Türkiye’de vergiye tabi bulunmaktaydı. Yapılan düzenleme ile mimarlık, mühendislik gibi teknik hizmetler yanında bilişime yönelik tasarım, yazılım, gibi hizmetler ile internet üzerinden veya bir bilgisayar programı üzerinden yapılabilen tıbbi raporlama, muhasebe kaydı tutma, çağrı merkezi ve veri saklama hizmetleri de kapsama alınmıştır. Bunun dışında mali konularda danışmanlık yapılması, mali analiz raporları hazırlanması gibi diğer mali hizmetler ise istisna kapsamında sayılmamıştır.

 * İlgili bakanlığın izni ve denetimine tabi olarak verilen eğitim ve sağlık hizmetleri.

 Bir özel eğitim veya sağlık kuruluşu, Türkiye’de yabancılara yönelik olarak verdiği hizmetten sağladığı kazancının yarısını (% 50) vergi matrahından indirebilecektir. Vakıf üniversitelerinin eğitim ve öğretim hizmetlerinin kurumlar vergisinden istisna olması nedeniyle, eğitim hizmetleri açısından maddenin işleyeceği alan özel ilk ve ortaöğretim kurumlarıdır. Düzenlemenin esas etkili olacağı alan ise özel sağlık kurumları alanıdır. Sağlık kurumlarının özellikle çevre ülkelere yönelik yoğun bir kampanya ve çalışma yapmaları durumunda bu alandan önemli bir döviz girişi ve gelir sağlanabilecektir.

 3.İndirimden Faydalanma Şartları

 3.1. İlgili Şirketin Ana Sözleşmesinde Yazılı Esas Faaliyet Konusu İle Sunulan Hizmetin Aynı Olması

 İlgili şirketlerin ana sözleşmelerinde yazılı esas faaliyet konusu; münhasıran Türkiye’de yerleşmiş olmayan kişilerle, iş yeri, kanuni ve iş merkezi yurt dışında bulunanlara mimarlık, mühendislik, tasarım, yazılım, tıbbi raporlama, muhasebe kaydı tutma, çağrı merkezi ve veri saklama hizmetleri sunmak olmalıdır. Bu hizmetler, yeni bir şirket kurularak verilebileceği gibi mevcut bir şirketin ana sözleşmesi değiştirilmek suretiyle de verilebilir. Şirket bünyesinde sözü edilen hizmetlerden sadece birisi verilebileceği gibi ana sözleşmelerinde yer almak şartıyla birden fazlası da verilebilir.

 Ayrıca, Milli Eğitim Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığının izni ve denetimine tabi olarak eğitim veya sağlık alanında faaliyet gösteren şirketlerin ana sözleşmelerinde belirtilen esas faaliyet konularının, eğitim veya sağlık alanlarından yalnızca birisi olması gerekmektedir.

 Düzenleme kapsamında indirim imkânından faydalanılabilmesi için mimarlık, mühendislik, tasarım, yazılım, tıbbi raporlama, muhasebe kaydı tutma, çağrı merkezi ve veri saklama hizmeti alanlarında faaliyette bulunan hizmet işletmelerinin sadece Türkiye’de yerleşmiş olmayan kişilere, iş yeri, kanuni ve iş merkezi yurt dışında bulunanlara hizmet vermek  amacıyla kurulması gerekmekte olup başka faaliyetlerle uğraşılması ya da aynı faaliyet konularında yurt içine de hizmet verilmesi durumunda indirim imkânından faydalanılamayacaktır. Bu nedenle, getirilen istisna merkezi yurt dışında olan şirketlere, Türkiye’de ikamet etmeyen yabancılara veya yurt dışında ikamet eden Türk vatandaşlarına verilen hizmetlere ilişkindir.

 Ancak, Kanun maddesinin lafzında böyle bir sınırlama bulunmamaktadır. Bu nedenle, aynı faaliyet konularında yurt dışında yerleşik kişilere iş yeri, kanuni ve iş merkezi yurt dışında bulunanlara hizmet verilebileceği gibi yurt içinde yerleşiklere de hizmet verilebilir ve bu durumda da indirimden yararlanılabilinir. Bu durumda indirimden yararlanılacak tutar, sadece, yurt dışında yerleşik kişilere iş yeri, kanuni ve iş merkezi yurt dışında bulunanlara verilecek hizmetlerden elde edilecek kazanç kısmına uygulanacaktır. Kanun lafzındaki ifade; bu hizmetlerin yurt içindeki yerleşiklere de verilmesini sınırlamamakta, sadece, yapılacak bu indirimin yurt dışı yerleşiklere ve/veya iş yeri, kanuni ve iş merkezi yurt dışında bulunanlara verilecek hizmetlerden elde edilecek kazanca uygulanabileceğini anlatmaktadır.

 Milli Eğitim Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığının izni ve denetimine tabi olarak eğitim veya sağlık alanında faaliyet gösteren işletmelerin ise Türkiye’de yerleşmiş olan kişilere de hizmet vermesi indirimden faydalanmaya engel teşkil etmeyecek, Türkiye’de yerleşmiş olmayan kişilere verilen eğitim ve sağlık hizmetlerinden elde edilen kazancın % 50′ sine indirim uygulanacaktır.

 Sağlık alanında faaliyet gösteren işletmelerin elde ettiği kazançlara indirim uygulanabilmesi için bu işletmelerin taşıması gerekli şartlar ile altyapı ve donanımının yeterli olduğu gibi hususların Sağlık Bakanlığınca akredite edilmesi gereklidir. Ancak, verilen hizmetin fiilen sağlık hizmeti olması gerekmekte olup sağlık alanında sunulan asistanlık, danışmanlık ve aracılık gibi hizmetlerin bu kapsamda değerlendirilmesi mümkün değildir. Sağlık Bakanlığınca ruhsatlandırılmış olmak şartıyla sağlık turizmi ile uğraşan işletmelerin ise indirimden faydalanması mümkündür.

 3.2. Hizmetin, Türkiye’den Münhasıran Yurt Dışında Yerleşik Kişi ve/veya Kurum İçin Yapılmış Olması

 Mimarlık, mühendislik, tasarım, yazılım, tıbbi raporlama, muhasebe kaydı tutma, çağrı merkezi ve veri saklama hizmetlerinin, Türkiye’de yerleşmiş olmayan kişilerle, iş yeri, kanuni ve iş merkezi yurt dışında bulunanlara verilmesi gerekmektedir. Buna göre, hizmet Türkiye’deki faaliyetlere ilişkin olmamalıdır. Örneğin, merkezi yurt dışında bulunan şirkete Türkiye’den çağrı merkezi hizmeti veriliyorsa, bu hizmet ilgili şirketin Türkiye’deki satışlarıyla ilgili olmamalıdır. Eğitim veya sağlık hizmetlerinin de Türkiye’de yerleşmiş olmayan kişilere verilmesi gerekmektedir. Buna göre, eğitim ve sağlık hizmetlerinde istisnadan yararlanılabilmesi için, hizmetten yurt dışında yararlanılması şart değildir. Hizmet Türkiye’de verilmekle birlikte, hizmetten yararlananın yurt dışında yerleşik kişi ve/veya kurum olması yeterlidir.

 3.3. Faturanın Yurt Dışında Yerleşik Kişi ve/veya Kurum Adına Düzenlenmesi

 Yapılan hizmet ile ilgili olarak düzenlenecek faturanın, yukarıda özellikleri açıklanan yurt dışında yerleşik kişi ve/veya kurum adına düzenlenmesi gerekmektedir. Buna göre, fatura ilgili kişilere hizmet verilmesini sağlayan aracı firmalar adına düzenlenirse istisna uygulanamayacaktır.

 3.4. Türkiye’den Yapılan, Mimarlık, Mühendislik, Tasarım, Yazılım, Tıbbi Raporlama, Muhasebe Kaydı Tutma, Çağrı Merkezi ve Veri Saklama Hizmetlerinden, Uzaktan Erişim İmkânları Kullanılarak Yurt Dışından Yararlanılması

Uzaktan erişim imkânları kullanılarak verilen hizmetten yurt dışında yararlanılmış olması gerekir. Diğer bir ifade ile yurt dışı mukimi kişi ve/veya kurum için verilen hizmetin, bu kişilerin ve/veya kurumların Türkiye’deki faaliyetleri ile ilgisinin olmaması gerekmektedir.

 3.5. İlgili Bakanlığın İzni ve Denetimine Tabi Olarak Türkiye’de Yerleşmiş Olmayan Kişilere Verilen Eğitim ve Sağlık Hizmetlerinin Yararlanıcısının Yurt Dışında Olması

 Bu hizmetler, fiziki olarak Türkiye’de verilmekle birlikte yararlanıcısının yurt dışında yerleşik olması şarttır.

 4.Türkiye’den Yurt Dışı Mukimi Kişi ve/veya Kurumlara Verilen Hizmetlerden Elde Edilen Kazancın Tespiti, Kayıtlarda İzlenmesi ve Beyanı

 4.1. İndirim Tutarının Tespiti

Kazancı indirim kapsamında kabul edilen faaliyetlerden elde edilen hasılattan bu faaliyetler nedeniyle yüklenilen gider ve maliyet unsurlarının düşülmesi sonucu bulunacak kazancın % 50’si, kurumlar vergisi beyannamesinin “Kazancın Bulunması Halinde İndirilecek İstisna ve İndirimler” bölümünde gösterilmek suretiyle indirim konusu yapılabilecektir. Diğer indirim ve istisnalar ile geçmiş yıl zararları nedeniyle indirim konusu yapılamayan tutar izleyen dönemlere devredilemeyecektir. Faaliyet sonucunun zararlı olması halinde ise indirim söz konusu olmayacaktır.

 Türkiye’de yerleşmiş olmayan kişilere verilen eğitim ve sağlık faaliyetlerinin zararla sonuçlanması halinde, bu zararların % 50’sinin diğer faaliyetlerden elde edilen kazançlardan indirilmesi de mümkün değildir. Belirtilen hizmetlerden zarar doğması halinde, bu zararların diğer faaliyetlerden doğan kazançlardan indirilmesinde yasal açıdan bir sakınca bulunmamaktadır. Bu anlayış, “anılan faaliyetlerden kar doğduğunda bu karın % 50’si indiriliyorsa, bu faaliyetlerden zarar doğması halinde bu zararın da % 50’sinin diğer faaliyetlerden elde edilen gelirlerden indirilememesi gerektiği” mantığına dayanmaktadır. Ancak bu mantığın yasal dayanağı bulunmamakta ve bu yönde bir hüküm kanunlarda yer almamaktadır.

 4.2. Kazançların Kayıtlarda İzlenmesi

Mimarlık, mühendislik, tasarım, yazılım, tıbbi raporlama, muhasebe kaydı tutma, çağrı merkezi ve veri saklama hizmetlerinin başkaca faaliyetler olmaksızın münhasıran verilmesi gerektiğinden, bu hizmetlerin verilmesinden elde edilen kazancın tespitine ilişkin kayıtların tutulmasında özellikli bir durum yoktur.

Eğitim ve sağlık hizmetlerinde ise indirim kapsamında kabul edilen faaliyetlerden elde edilen kazancın, kurumlar vergisi matrahının tespiti açısından, hasılat, maliyet ve gider unsurlarının; ayrı ayrı izlenmesi, diğer faaliyetlerle ilişkilendirilmemesi ve kayıtların da bu ayrımı sağlayacak şekilde tutulması gerekmektedir.

İndirim kapsamında kabul edilen faaliyetler ile bu kapsama girmeyen işlerin birlikte yapılması halinde müşterek genel giderler, bu faaliyetler ile ilgili olarak cari yılda oluşan hasılatın toplam hasılata oranı esas alınarak dağıtılacaktır.

İndirim kapsamında kabul edilen faaliyetler ile bu kapsamda değerlendirilmeyen faaliyetlerde müştereken kullanılan tesisat, makine ve ulaştırma vasıtalarının amortismanlarının ise bunların her bir işte kullanıldıkları gün sayısına göre dağıtımının yapılması gerekmektedir. Hangi işte ne kadar süreyle kullanıldığı tespit edilemeyen sabit kıymetlere ilişkin amortismanlar, müşterek genel giderlerle birlikte dağıtıma tabi tutulacaktır.

 4.3. İlgili Bakanlığın İzni ve Denetimine Tabi Olarak Türkiye’de Yerleşmiş Olmayan Kişilere Verilen Eğitim ve Sağlık Hizmetlerine İlişkin Bildirim ve Belgeler

 Vergi Usul Kanununun mükerrer 257. maddesinin Maliye Bakanlığına verdiği yetkiye istinaden, Milli Eğitim Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığının izni ve denetimine tabi olarak eğitim veya sağlık alanında faaliyet gösteren ve yurt dışı yerleşik kişilere verdikleri hizmetlerden elde ettikleri kazançlarının % 50’sini indirim konusu yapan işletmelerin, hizmet verilen yurt dışı yerleşik gerçek kişilere ilişkin ad-soyad ya da unvan, hangi ülkenin uyruğunda olduğu, pasaport numarası, düzenlenen faturanın tarih ve sayısı, verilen hizmetin niteliği ve hizmet bedeli gibi bilgileri içeren bir formun, her bir geçici vergi beyannamesi ile birlikte verilmesi gerekmektedir. İlgili geçici vergi beyannamesinin verilme süresinde verilen forma dahil edilememiş olanların bir sonraki geçici vergi beyannamesi ile birlikte verilecek formla bildirilmesi mümkündür.

Bunun yanı sıra sağlık alanında faaliyet gösteren işletmelere Sağlık Bakanlığınca verilen akreditasyon belgesinin, eğitim alanında faaliyet gösteren işletmelerin de Milli Eğitim Bakanlığınca verilen izin belgesi veya ruhsatın bir örneğinin de yıllık kurumlar vergisi beyanname verme süresi içerisinde bağlı bulunan vergi dairesine verilmesi gerekmektedir.

 4.4. Esas Faaliyet Konusu Dışındaki Gelirler

İlgili şirketlerin esas faaliyet konusu dışındaki işlemlerinden elde ettikleri gelirleri ile olağandışı gelirlerinin indirim kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir. Dolayısıyla, nakitlerin değerlendirilmesi sonucu oluşan faiz gelirleri, kasadaki dövizlerin değerlemesinden kaynaklanan kur farkları ve iktisadi kıymetlerin elden çıkarılmasından doğan gelirler istisna kapsamında değerlendirilmeyecektir.

 Sonuç

6322 sayılı Kanun ile getirilen teşvik ile hizmet ihracı yoluyla ülke ekonomisinin uluslararası rekabetçiliğinin artırılması, yeni ihracat alanlarının oluşturulması, istihdam imkânlarının yaratılması ve nitelikli işgücünün Türkiye’de istihdamının artırılmasının desteklenmesi amaçlanmaktadır.

Yapılan düzenleme ile Türkiye’de yerleşmiş olmayan gerçek kişiler, işyeri, kanuni ve iş merkezi yurt dışında bulunan gerçek ve tüzel kişilere verilen hizmetlerden elde edilen kazancın % 50’si gelir ve kurumlar vergisinden istisna edilmiştir. Getirilen teşvikler, bir taraftan ülkemizde belli bir konuda uzmanlaşmış, yabancı dil bilgisine sahip olan vatandaşlarımızın istihdam olanaklarını artırarak, yurt dışına gitmeden de dünyanın her yerine birçok hizmetin verilmesi imkânını doğuracağı için beyin göçünü de engelleyebilecektir. Teşvik sistemi eğitim ve sağlık hizmetlerinde hem yabancılara hem Türklere hizmet veren tesislerin yabancılardan elde edeceği kazancın daha az vergilendirilmesine yol açmaktadır. Yabancı kişilere verilen eğitim ve sağlık hizmetlerinden elde edilecek kazancın % 50’si vergiden istisna olacağı için, bu kişilere Türkiye’de yerleşik Türk vatandaşlarına kıyasla daha ucuza hizmet verilebilmesi mümkün hale gelecektir. Böylece, getirilen istisna, kanunda sayılan konularda ülkemizin gelişmesine ve ülkemize döviz girişine önemli katkı sağlayabilecektir.

 KAYNAKLAR

 * Akif Akarca, Mehmet Şafak; “Türkiye’den Yurtdışında Yerleşiklere Verilen Hizmetlerde Vergi İndirimi”, Dünya Gazetesi, 27.09.2012.

 * Onur Elele; “Yabancıya Satışa Teşvik”, http://www.vergidegundem.com/tr_TR/blog?blogid=803211, 16.09.2012.

 * Osman Arıoğlu; “Yabancıya Verilen Eğitim ve Sağlık Kazancının Yarısı Vergi Dışı Bırakılıyor”, Bugün Gazetesi, http://ekonomi.bugun.com.tr/yabanciya-verilen-egitim-ve-saglik-kazancinin-yarisi-vergi-disi-birakiliyor-191905-makalesi.aspx. 09.05.2012.

 * Kurumlar Vergisi Genel Tebliği (Seri No: 7) http://www.gib.gov.tr/fileadmin/user_upload/ Tebligler/Taslaklar/kurtebserno7_11092012.htm

 
 

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *