Facebok Sayfamızı Beğenir misiniz?

Search

İşyerlerinde çalışan temsilcisi ve destek elemanı

Yeni İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu, çalışanlar arasından çalışan temsilcisi ve destek elemanı gibi özel görevlendirilmiş elemanlara yer vermektedir. Çalışan temsilcisi, işyerinin değişik bölümlerindeki riskler ve çalışan sayıları göz önünde bulundurularak ve dengeli dağılıma özen göstermek şartıyla, çalışanlar arasında yapılacak seçim; seçimin mümkün olmadığı durumlarda da atama yoluyla işveren tarafından görevlendirilecektir. Çalışan temsilcisi görevlendirme zorunluluğu, işyerinde asgari iki işçinin çalışmayla birlikte başlar. Çalışan sayısı iki ile elli arasında olan işyerlerinde çalışan temsilcisi sayısı en az bir kişidir. Daha sonra sırasıyla;
– Ellibir ile yüz arası çalışanı olan işyerlerinde iki,
– Yüzbir ile beşyüz arası çalışanı olan işyerlerinde üç,
– Beşyüzbir ile bin arasında çalışanı olan işyerlerinde dört,
– Binbir ile ikibin arasında çalışanı bulunan işyerlerinde beş,
– Çalışan sayısının ikibinbir ve üzerinde olduğu durumlarda ise en az altı kişi çalışan temsilcisi olarak belirlenmek zorundadır.

YETKİLİ SENDİKA

İşyerinde yetkili sendika bulunması halinde, işyeri sendika temsilcileri aynı zamanda çalışan temsilcisi olarak da görev yapar. Birden fazla çalışan temsilcisi olan işyerlerinde, çalışan temsilcileri aralarında yapacakları bir seçimle bir baş temsilci belirleyeceklerdir.
Çalışan temsilcileri, işyerinde iş sağlığı ve güvenliği açısından bir tehlike kaynağı görmeleri halinde, bunun ortadan kaldırılması veya tehlike kaynaklı riskin azaltılması için, işverene öneride bulunma ve işverenden gerekli tedbirlerin alınmasını isteme hakkına sahip olacaklardır. İşveren, çalışan temsilcileri ve destek elemanlarının görevlerini yürütmeleri nedeniyle haklarını hiçbir şekilde kısıtlayamaz. Görevlerini yerine getirebilmesi için gerekli imkanları sağlamak zorundadır.
Destek elemanı ise işyerinde, asli görevinin yanında iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili önleme, koruma, tahliye, yangınla mücadele, ilk yardım ve benzeri konularda özel olarak görevlendirilmiş personeldir. Destek elemanının kendisine verilen bu özel görevlere uygun donanıma ve yeterli eğitime sahip olması gerekir. İşveren, çalışan temsilcileri ve destek elemanlarının, işyerinde yaptıracağı risk değerlendirmesi, iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili alınması gereken koruyucu ve önleyici tedbirler, yaptırılan ölçüm, analiz ve teknik kontrollere ilişkin kayıt ve raporlar ile teftişten elde edilen bilgilere ulaşabilmelerini sağlamak zorundadır. Ayrıca işverence;
– İşyerinden görevlendirilecek veya işyeri dışından hizmet alınacak işyeri hekimi, iş güvenliği uzmanı ve diğer personel ile ilk yardım, yangınla mücadele ve tahliye işleri için kişilerin görevlendirilmesi,
– Risk değerlendirmesi yapılarak, alınması gereken koruyucu ve önleyici tedbirlerin ve kullanılması gereken koruyucu donanım ve ekipmanın belirlenmesi,
– Sağlık ve güvenlik risklerinin önlenmesi ve koruyucu hizmetlerin yürütülmesi,
– Çalışanların bilgilendirilmesi,
– Çalışanlara verilecek eğitimin planlanması konularında destek
elemanları ile çalışan temsilcilerinin görüşlerinin alınması gerekmektedir.

Okurlara Tavsiye:

Sigorta başlangıcım 01/02/1989 tarihinde. 1990-2003 yılları arasında 822 gün SSK’lı çalışmam var. 450 gün de askerlik borçlanması yaptım. 01.10.2008 tarihinden bu yana da 4/b statüsünden isteğe bağlı prim ödemekteyim. 19/01/1994 tarihinde trafik kazası geçirdim. Adli Tıptan yüzde 46 oranında işgöremez raporu verildi. Kaza sonrasında sigortalı çalıştım. Fakat vergi indiriminden yararlanmadım. Bundan sonra 4/a statüsünden işe girip vergi indirimine başvuracağım. Emeklilikte son yedi yıl hesaplaması nasıl yapılacaktır? Alacağım vergi indirim raporuyla kalan 988 günü 4/a statüsünde çalışırsam emekli olabilir miyim? Malulen emekliliğe başvursam 4/a statüsünden emekli olma imkanım var mıdır? 

Okurumuzun öncelikle 4/a statüsünden bir işe girip çalışmaktayken özürlü vergi indirim raporuna başvurması gerekir. Özürlü vergi indirim raporunda yüzde 40-59 arası işgöremezlik tespiti halinde 3. dereceden vergi indirimi hakkı doğar. Sigorta başlangıç tarihi 06/08/1991 ve öncesine ait olan 3. derece özürlü vergi indirim raporu sahipleri, 15 yıl ve 3600 gün üzerinden yaş koşulu aranmaksızın emekli olabilirler. Fakat trafik kazası sonrası Adli Tıp’tan verilen yüzde 46 işgöremezlik raporu bu iş için doğrudan kullanılmaz. Yeniden rapor alınması gerekir. Bundan sonra 4/a statüsünde çalışmanız halinde, bu çalışmanın en az bin 260 güne ulaşması gerekir. Çünkü tam 3 bin 600 güne ulaştığınızda son yedi yıl (2 bin 520 gün) içerisinde 4/b statüsü sigortalılık daha fazla olacaktır. Bu nedenle 4/a statüsündeki çalışmanızın, en az bin 260 günü bulması gerekir. Bu durumda 3 bin 600 günü geçeceksiniz. İlk defa sigortalı olduktan sonra iş göremez duruma düştüğünüz için malulen emeklilik hakkınız var. Fakat malüliyet için çalışma gücünüzün en az yüzde 60 oranında kaybetmeniz gerekiyor. Bu oranı tutturmanız zor. En kötü ihtimalde ise maluliyete başvurup da çalışma gücü kayıp oranınız yüzde 40-49 arasında tespit edilirse, 18 yıl sigortalılık ve 4 bin 680 gün koşulundan yararlanmaya çalışırsınız. Bu arada 01/02/1989 tarihinde sigortalı olmanıza karşın hizmetlerinin 01/05/1990 tarihinden başlıyor. İlk hizmetlerinizin bilgisayara işlenmesi için SGK’ya başvuruda bulunun.

CELAL KAPAN / YENİ ASIR G./ 14.08.2012

 

Gelen arama terimleri:

  • fahri karamut

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *